Kırşehir Hangi Mezheptendir ?

Dusun

New member
Kırşehir Hangi Mezheptendir? Mizah, Mantık ve Memleket Gerçekleri Üzerine Bir Forum Sohbeti

Selam sevgili forumdaşlar,

Bugün biraz kafa dağıtalım dedim ve son zamanlarda kulaklarımıza sıkça çalınan o muzip soruya dalalım: “Kırşehir hangi mezheptendir?”

Bakın, bu öyle bir soru ki, coğrafyayı bilen de konuşur, dedesinden hikâye duyan da… Ama en güzeli, bizim gibi forumda klavye başında, kahvesiyle hayatın anlamını sorgulayan tayfa konuşur! Hadi o zaman, gelin bu meseleyi biraz mizahla, biraz kültürle, biraz da toplumsal tiplemelerle harmanlayalım.

---

Kırşehir: Ne Mezheptir, Ne Mesele — O Bir Ruh Hali

Önce şunu bir netleştirelim: Kırşehir öyle sıradan bir yer değildir. Orası Ahilik diyarı, Ahi Evran’ın, Neşet Ertaş’ın, “gönül dostu” insanların memleketidir. Yani sorunun cevabı basit gibi görünse de, aslında çok katmanlı bir meseledir.

Bazıları “Kırşehir Alevi ağırlıklıdır” der, bazıları “Sünni Türkmen kültürü hâkimdir” diye ekler. Ama gelin dürüst olalım, Kırşehirli’nin mezhebini sormak, Ankara simidinin “gevrek mi değil mi?” tartışmasına girmek gibidir — herkesin kendi doğrusuna sıkı sıkıya bağlı olduğu ama kimsenin kimseyi ikna edemediği bir konudur.

Aslında Kırşehir’in “mezhebi” değil, “meyli” vardır: Müzikle düşünür, kahkaha ile tartışır, dostlukla ikna eder.

---

Veriler Ne Diyor? Gerçeklerle Şakayı Karıştırmadan

Biraz da ciddi olalım (ama çok değil).

Kırşehir sosyolojik olarak hem Sünni hem Alevi toplulukların birlikte yaşadığı bir il. Özellikle Kaman, Akpınar, Mucur taraflarında Alevi nüfus yoğunken, merkez ve Çiçekdağı taraflarında Sünni Türkmenler baskın. Yani şehir aslında bir mozaik.

Ama Kırşehir’in güzelliği de burada: Mezhep ayrımı orada “bizim köyden senin köye” düzeyinde kalır, kimse birbirine öyle büyük laflar etmez. Çünkü Kırşehirli bilir ki; biri saz çalar, diğeri dinler; biri lokma yapar, diğeri “eline sağlık” der.

İşte bu yüzden sosyologlar Kırşehir’i “kültürel kaynaşma modeli” olarak tanımlar. Ama biz forum tayfa bunu daha kısa anlatırız:

> “Kırşehirli kavga etmez, sazını akort eder.”

---

Erkeklerin Stratejisi: “Bu Mezhebi Tartışmayalım, Haritaya Bakalım”

Erkek forumdaşlarımız konuyu hemen pratik tarafa çeker, biliyorum. Onlar için mesele basittir:

> “Abi, haritaya bak, kimin hangi köyde yoğunlaştığı yazıyor zaten!”

Stratejik düşünürler. Hatta biri çıkıp der ki:

> “Bak kardeşim, Kaman’dan kuzeye çıkarsan Alevi köyleri başlar, Çiçekdağı’na yönelirsen Sünnilik artar. Yani mezhebi GPS’e bağla, rota çiz!”

İşte erkeklerin bu analitik yaklaşımı, konuyu tartışmadan çözme isteğinden gelir. Ancak mesele Kırşehir olunca işler biraz karışır. Çünkü orada her köyün bir hikâyesi, her mahallenin bir dengesi vardır.

---

Kadınların Empatik Dokunuşu: “Mezhep Değil, Gönül Önemlidir”

Kadın forumdaşlarımız ise bu tartışmalara bambaşka bir sıcaklık katar. Onlar için mesele haritadan çok, kalptedir.

> “Benim komşum Alevi, ben Sünni’yim ama birlikte dolma sararız. Kim kimi seviyor, o önemli.”

Ve evet, işte tam burada kadınların topluluk odaklı bakışı devreye girer. Mezhepten çok, sohbet, paylaşım ve insan ilişkileri önemlidir.

Bir Kırşehirli kadın, elinde tepsiyle “gel bi çay iç” dedi mi, inanın mezhebi değil, misafirperverliği konuşur.

Kadınların bu empatik yaklaşımı aslında Kırşehir’in ruhunu da yansıtır: herkes kendi yolunda ama gönüller aynı sofrada.

---

Kırşehir’in Mizahi Gerçekliği: Mezhep mi, Mizaç mı?

Şimdi düşünün, bir Kırşehir kahvesindesiniz. Masada dört kişi oturuyor: biri Alevi, biri Sünni, biri “benim mezhebim müzik” diyor, diğeri “ben zaten köyde internet çekmiyor, bana ne mezhepten” diye gülüyor.

İşte Kırşehir bu!

Orada tartışmalar sazla, kahkahayla, ince esprilerle çözülür.

Bir Kırşehirli size şöyle diyebilir:

> “Bizde mezhep değil, meşrep önemli. Meşrebin iyiyse herkesle oturur kalkarsın.”

Ve bu söz, akademik raporlardan daha doğru bir tespittir. Çünkü Kırşehir, Anadolu’nun ortasında duran bir kültür aynası gibidir: yansıttığı şey insanlık, mizah ve dengedir.

---

Tarihsel Arka Plan: Ahi Evran ve Neşet Ertaş’ın Mezhebi Nedir?

Tarihi biraz kurcalayalım:

Ahi Evran, Kırşehir’in manevi mimarı, hem esnaf ahlakının hem de hoşgörünün sembolüydü. Onun “eline, beline, diline sahip ol” ilkesi zaten mezhepler üstü bir duruştur.

Neşet Ertaş’a gelince… O da bir röportajında şöyle demişti:

> “Ben halkın sanatçısıyım, mezhep bilmem, gönül bilirim.”

Yani mesele belli: Kırşehirli bir inançtan önce bir insanlık kültürü taşır.

---

Forum Sohbeti Tadında Sonuç: Kırşehir’in Mezhebi İnsanlık Olsun

Özetle diyebiliriz ki, “Kırşehir hangi mezheptendir?” sorusunun cevabı basit ama bir o kadar derindir:

Kırşehir’in mezhebi, insanlık, saygı, mizah ve sohbet karışımıdır.

Eğer ille de bir mezhep ismi istiyorsanız, Kırşehirli şöyle der:

> “Bizim mezhep türkü mezhebidir, cemimiz kahvehanedir, dualarımız dost muhabbetinde edilir.”

---

Forumdaşlara Sorular: Şimdi Sıra Sende!

- Sizce Kırşehir’in gerçek “mezhebi” nedir: mizah mı, müzik mi, yoksa muhabbet mi?

- Erkek forumdaşlar, haritayla analiz etmeye kalktığınızda bu mesele çözülür mü?

- Kadın forumdaşlar, sizce bu tür ayrımların önüne geçmenin yolu empati midir, yoksa kahveyle yapılan uzun sohbetler mi?

- Ve son olarak… Kırşehirli forumdaşlar, gerçekten söyleyin: Sizin köyde mezhep değil de, “hangi ustanın türküsünü seviyorsun?” diye mi sorulur?

Hadi bakalım, klavyeler ısınsın!

Biraz gülelim, biraz düşünelim; ama en önemlisi, birbirimizi anlamaktan vazgeçmeyelim. Çünkü Kırşehir’in de, bu forumun da en güzel yanı bu: mezhep değil, muhabbet birleştirir!